Şunu biliyoruz ki her canlının duygusu, stresi, korkusu, mutluluğu, telaşı, sevinci ve hüznü vardır. Biz bunları dile getirebiliyoruz ancak hayvanların da bunları dile getirme şekli hareketleri oluyor. Kimi zaman mutluluktan kopacakmış gibi sallanan kuyruk, kimi zaman yakalasa ısıracakmış gibi hırlayan bir ton ve gözüken sivri dişler. Köpeklerin kendilerini ifade etmesi diğer canlılara göre daha kolay olabilir belki de. Komuttan anlayan, birkaç kelimeyi bilen, ne zaman sizi kızdıracağını ne zaman mutlu edeceğini çok iyi kavrayabilen bir canlıdır. Ancak her canlıda olduğu gibi köpeklerin de birtakım “kırmızı çizgileri” vardır elbette. Onun sahibi olmanız, ona her istediğinizi yapabilme lüksünü vermiyor yani! Her ne kadar yumuşak huylu bir köpeğiniz olsa da mutlaka hayat akışı içerisinde onun da sinirleneceği şeyler olacaktır. Bugün köpeklerin nefret ettiği şeylerden bahsedeceğiz size. Belki aşırı sevginin ve düşkünlüğün verdiği yetkiye dayanarak ona sarıp sarmalamak, öpücüklere boğmak istiyor olabilirsiniz ancak dikkat edin bu sevgi gösterisinin sonu tatsız bitmesin. Şimdi gelin köpeklerin sevmediği şeylere bir göz atalım.
Köpeklerin sinirlendiği şeyler!
Köpeklerin hoşlanmadığı şeyleri birkaç madde halinde anlatalım dilerseniz. Böylece pek çok konuya da değinmiş oluruz. Maddelerimizden ilki, belki de pek bilinmeyenlerden biri; göz göze bakışmak!
1- Köpekle göz göze gelmek
Size göre çok anlamlı bakıyor olabilir. Hatta kimi zaman öyle bir bakar ki konuşsanız cevap verecekmiş gibi. Ancak gerçek şu ki köpekler bu romantik bakışmadan hiç ama hiç hoşlanmazlar. Hatta bir süre sonra gözlerinin akını göstere göstere size bakmaya devam ederlerse, oradan hızla uzaklaşmanız karınıza olacaktır. Köpekler uzun süren bakışmaları sevmezler ve hatta buna bir süre sonra sinirlenebilir ve saldırgan bir tutum da sergileyebilirler. Gözlerinizi köpeğinize dikip bakarsanız bu onu meydan okuma olarak algılayabilir. Meydan okuma bir savunma geliştirmesine neden olabilir ve bunun sonunda köpeğiniz saldırgan tavırlar sergileyebilir.
2- Köpeğe sarılmak
Evet, insanda sarılma hissi uyandıran bir köpeğiniz olabilir ancak bu eylemi çok fazla yapmasanız iyi olur! Biz sarılarak sevgimizi göstermeyi severiz ancak sarılmak köpekler için bir nevi “sıkıştırılmak” hissi yaratabilir. Köpeğiniz kendini sıkışmış hissedebilir ve bundan rahatsızlığını homurdanarak gösterebilir. Köpeğiniz küçük de olsa büyük de olsa ona sıkı sıkı sarılmamaya gayret edin.
3- Köpekle yüksek sesle konuşmak
Kızgın olmasanız, sadece arka odadaki bir yakınınıza seslenmek için bile bağırsanız köpeğiniz bunu “kızgın olma” olarak algılayabilir. Sizi kızgın zannedip o da bağırmaya başlayabilir. Köpekler de kediler gibi yüksek seslerden hoşlanmazlar. Onunla bağırarak konuşmayın hatta yanınızdakine bile bağırsanız yine de köpeğiniz size tepki verecektir. Orta bir ses seviyesinde konuşmaya gayret edin aksi halde siz bağırdıkça köpeğinizin de karşılık verip havlaması muhtemel olacaktır.
4- Köpek yemek yerken ona dokunmak
Yemek zamanı çok önemlidir. Yemeğe konsantre olmuş vaziyetteyken ona dokunursanız sinirlenecektir. Yemeğini almak istediğinizi zannedebilir ya da direkt yemek yerken rahatsız edilmekten hoşlanmaz. Bu noktada size hırlaması, homurdanması ya da dişlerini göstermesi de muhtemeldir. Aynı şekilde oyuncağının alınması da onu rahatsız edebilir. Oynamasa bile ona ait olan bir şeyin alınması, kızmak için iyi bir sebeptir! Siz siz olun köpeğiniz yemek yerken ona pek yaklaşmayın hele ki oyuncaklarını almaya kalkışmayın.
5- Köpeği öperek sevmek
Köpekler öpülmekten anlar mı sorusunun yanıtı ile devam edelim. Köpekler sevgilerini yalayarak gösterirler, biz de öperek. Hal böyle olunca köpeğimizi öpmek için her zaman bir bahanemiz vardır! Ancak bazı köpekler öpülmekten hoşlanmayabilir hatta siz öpmeyin diye yüzünü bile çevirebilir. Köpeklerin hoşlanmadığı hareketlerden biri sarılmak ise diğeri de öpülmektir. Eğer köpeğinizi doya doya sevmek istiyorsanız en iyi bölge karınlarıdır. Köpekler karınlarına masaj yapılmasını çok severler. Hatta tam siz başını okşayacakken kendilerini birden yere atabilirler, karınlarını açıp sevmenizi bekleyebilirler. Köpekler en çok karınlarından sevilmeyi severler bu nedenle eğer sevmek istiyorsanız karın bölgesi iyi bir seçenek olabilir!
6- Köpeği yıkamak
Burada aslında iki ayrı grup var. Bazı köpekler havluyu gördükleri anda daha siz hadi demeden kendini banyoya atar ve yıkanmayı bekler. Bazı köpekler ise banyo işkence gibidir. Bir an önce kaçmak kurtulmak isterler. Hele yıkandıktan sonra burunlarının ıslak olması onları deli eder. Banyodan çıkar çıkmaz kendilerini bir yere sürterek kurutmaya çalışırlar. Dediğimiz gibi suyla bir hayli arası iyi olan köpekler de vardır sudan kaçanlar da. Bu nedenle “yıkanma” maddesini eklerken bu farktan da bahsetmek istedik.
7- Köpeğin tırnaklarını kesmek
Bu eylemin çok da sempatik olmadığını söylemek gerek! Köpekler patilerine dokunulmasından hoşlanmazlar genelde. Bu nedenle tırnaklarının kesilmesi de onlar için bir hayli can sıkıcıdır. Canları yanmasa bile ortalığı ayağa kaldırabilir ve sizi bu tırnak kesme işleminden vazgeçirmeye çalışabilir. Siz siz olun tırnak bakımını o sevmese bile aksatmayın. Köpeklerde tırnak kesimi, en önemli bakımlardan biridir çünkü dışarıdan aldığı tüm mikroplar tırnaklarının ya da pati yastıklarının içinde olabilir. Bu nedenle düzenli olarak tırnak bakımı yapmayı ihmal etmemek lazım her ne kadar bundan birileri hiç hoşlanmıyor olsa da!
8- Köpeğin yüzüne üflemek
En sinir oldukları şeylerden biri yüzlerine üflenmesidir. Bu harekete adeta çıldırırlar bile demek mümkün. Rüzgârla araları pek yoktur ancak araba camından dışarı bakmayı da severler o ayrı. Konu yüzüne üflemek olunca ise çok sinirlenirler. Evet, durduk yere neden yüzlerine üfleyelim ki zaten? Ancak bazen toz olabiliyor ya da silmeye kalkışınca yayılmasından endişe ettiğimiz durumlar olabiliyor. Böyle zamanlarda üfleyerek tozu kiri atmaya çalışabiliriz. Bu bizim için mantıklı bir fikir olsa da minik patinin buna itirazı olacaktır!
9- Köpeği uzun süre yalnız bırakmak
Hemen her köpekte “terk edilme korkusu” vardır demek mümkündür. Köpekler, sahiplerine son derece bağlı hayvanlardır. Hatta evin içinde sahibinin uydusu gibi bile gezebilir. Bu nedenle sahibinin onu terk edeceğine dair bir korkusu olabilir. Bu da yalnız kalma durumunu bir fobiye dönüştürebilir. Köpeğiniz siz evden çıktıktan sonra binayı ayağa kaldırıyor olabilir ya da uzun süre ağlayabilir. Şu bir gerçek ki markete bile gitseniz eve döndüğünüzde sanki sizi aylardır görmüyormuş gibi bir tepki verebilir. Evden 10 dakikalığına ayrılsanız bile sizi çok özleyen bir pati olacaktır, bu da bir gerçektir!
10- Köpeğin rutinlerinin değişmesi
Köpekler dakik hayvanlardır. Bu şu demek… Hangi saatte dışarı çıkıyorsanız o saatte sizin yanınıza gelip çıkma saatini hatırlatacaktır, hangi saatte yemek yiyorsa o saatte mamasını vermeniz için size bakacaktır. Bunlar köpeklerin rutin hayatıdır. Rutinlerine o kadar bağlıdırlar ki en ufak bir değişiklik bile onları strese sokabilir. Bu nedenle çok acil durumlar olmadıkça mamasını zamanında verin, yürüyüşe zamanında çıkarın ve rutinini bozmayın.
11- Köpeği uykudan uyandırmak
Bazı köpekler uykudan uyandırıldığı zaman agresif bir tutum sergileyebilir. Hatta size karşı saldırgan bile olabilir. Aniden uyandırılmak ya da derin uyku sırasında birden ona dokunmanız oldukça rahatsız edici olacaktır ki zaten bu rahatsızlığı da hırlayarak belli edecektir. Yemek yerken, oyuncağıyla oynarken ya da uyurken civarında dolaşmamanızda yarar olacaktır.
Yukarıda saydıklarımız her köpek için geçerli değildir. Bu durum köpeğin yaşına, ırkına ve karakterine bağlı olarak elbette değişecektir. Örneğin bazı köpekler uyurken sevildiğinde aksine mutlu olurken bazıları sinirlenir; bazısı yemeğini paylaşmaktan çekinmezken bazısın bu konuda kırmızı çizgileri vardır. Bu nedenle her köpek için bunların geçerli olduğunu söyleyemeyiz çünkü her köpeğin karakteri ve cinsi farklı özellikler barındırır. Ancak genel olarak baktığımızda yukarıda saydıklarımızla köpeklerin pek arasının olmadığını söylemek mümkündür. Şunu unutmamak gerekir ki her köpek farklı karakter yapısına sahiptir; zamanla, birbirinizi tanıdıkça her şey daha da kolay olacaktır.
